Yerinde Dönüşüm Projesi kapsamında en sık karşılaşılan sorulardan biri, tüm maliklerin projeye katılımının gerekip gerekmediğidir. Özellikle bir binada bulunan bazı maliklerle iletişim kurulamaması veya bazı maliklerin projeye katılmak istememesi durumunda nasıl bir yol izleneceği önem taşır. Bu tür durumlar, projelerin ilerlemesinde gecikmelere veya aksamalara neden olabilir.
Hayır, yerinde dönüşüm projelerinde tüm maliklerin onayı şart değildir. 7452 sayılı Kanuna göre, yeniden yapım sürecinde maliklerin tamamının muvafakatı aranmaz. Salt çoğunluğun sağlanması, gerekli iş ve işlemlerin yürütülmesi için yeterlidir. Bu, çoğunluk sağlanamayan durumlarda projelerin kilitlenmemesi için getirilen önemli bir kolaylıktır.
Maliklerin hisseleri oranında, yani en az %51lik bir çoğunluğun sağlanması yeterli olacaktır. Bu çoğunluk sağlandıktan sonra, projeye katılmak istemeyen veya ulaşılamayan maliklerin yerine, proje süreci bu çoğunlukla devam edebilir.
Projeye katılmayan maliklerin hakları korunmakla birlikte, müteahhit ve diğer maliklerle yapılan anlaşmalar sonucunda, inşaat ve yapım süreci devam eder. Bu süreç sonunda, katılmayan maliklerin mülkiyet hakları gözetilerek yerlerine yeni yapı teslim edilir. Maliklerin yapım sürecinde hak kaybına uğramaması için yasal düzenlemeler mevcuttur.
Yerinde dönüşüm projelerinin kesintisiz bir şekilde ilerleyebilmesi, maliklerin çoğunluğunun projeye katılımıyla mümkündür. Bu sayede, projelerin aksaması engellenir ve süreç hızlanır. Maliklerin tamamının katılımı zorunlu tutulmadığından, salt çoğunluk sağlanarak süreç başarılı bir şekilde yürütülebilir.
Sonuç olarak, yerinde dönüşüm projelerinde maliklerin tümünün katılımı zorunlu olmamakla birlikte, salt çoğunluğun sağlanması yeterlidir. Bu durum, projelerin hızla ve etkili bir şekilde hayata geçirilmesini kolaylaştırır.